Geç değil hiçbir şey için ve
yaşam her an yeniden başlıyor
kendime vardım gibi, öyle bir
özgürlük kanatlarımda
içimden taşan aşk buna delil
diyebilirim
bileklerimdeki kelepçeleri aldı
bir güç, bir gece sadece kitap okurken
nasıl da kısıtlamış ruhumu içinde
büyüdüğüm öğretiler bütünü
yenilerine uyanmak heyecan verici
ve tedirgin de edici
aşka düştüm diyorum, kendime geç
kalmadığıma şimdi daha bir inanıyorum
ben Tanrıyım, ben sevgiyim, ben
sevilenim
nasıl da değerli ve güçlüyüm
uykuda olduğum zamanların verdiği
açlıkla hep bu hissin canlı kalmasına müptelayım
bu sefer yetmezse gelsin yeni bir
yaşam o halde
madem ki amaç kendimi sevmek ve Tanrısallığımı
deneyimlemek
ölmekten korkmuyorum çünkü
ölümsüzlüğümü yeni idrak ediyorum, ben aşka düştüm
acıları bu yoğunlukla göğüslerim
gibi geliyor ama acı neden olsun ki değil mi
bardağın boş yanı yok
çünkü ölümsüzlük söz konusu ise
bardak ne boş ne dolu değil mi
alışılmışın dışında ve
paylaştığımda tepki çekecek bir şeyleri keşfediyorum
aşka düşüyorum ve ağlıyorum huşu
içinde ağlıyorum çünkü sadece bunu yapabiliyorum
ölümsüzlük diyorum ne korkutucu,
ihtiva ettiği sonsuzluk
bu sonsuzluğu aklım almıyor ama
yüreğimde hissettiğim o aşkınlık bana aslında nasıl da güçlü yaratıldığımın
kanıtı gibi
kendimi hiç bu kadar özgür
hissetmedim
ne olmak istersen onu ol diyor
içimdeki öz
her şey senin için ve ben sen ne
olur isen oyum
küsmek, kızmak, yanmak yok
ben hiç böyle sevilemem ki..
tek
yaradılış amacın bu, yaşamı deneyimlerinle şimdide var etmek
işte yaşam burada ve ben yaşamım,
sonsuz yaşamın kendisiyim diyor
bu sırra ermek şimdiye kadar
yaşadığım en büyük haz
bu özgürlük ve sonsuzluk insanı
delirtir, korkmuyorum delirmekten
ne olmak istersen onu ol
ben sana kefilim diyor bunu O diyor
ve soruyor...
sen bu yaratıma dahil misin?